Kur'an-ı Kerim Cüz-25 Sayfa-486

share on facebook  tweet  share on google  print  
Kur'an-ı Kerim'in 486. sayfasında (42/ŞÛRÂ-23) - (42/ŞÛRÂ-31) arasındaki ayetler yer almaktadır.
direction_left
direction_right

Kur'an Dinle

Kur'ân dinlemeye başlamak için bir Hafız seçiniz.
Hafız Abu Bakr al Shatri sesinden Cüz-25, Sayfa-486 dinle!
Hafız Maher Al Mueaqly sesinden Cüz-25, Sayfa-486 dinle!
Hafız Mishary AlAfasy sesinden Cüz-25, Sayfa-486 dinle!
Kuran-ı Kerimin 486. sayfasının mp3 dosyasını indir
İşte Allah’ın, âmenû olan (Allah’a ulaşmayı dileyen) ve salih amel (nefs tezkiyesi) işleyen kullarını müjdelediği budur. De ki: “Ben, ona (tebliğe) karşı bir ücret istemiyorum, yakınlıkta sevgiden başka.” Ve kim hasene işlerse onun için güzellikleri artırırız. Muhakkak ki Allah, Gafûr’dur (mağfiret eden), Şükredilen’dir.﴿23﴾ Yoksa Allah’a karşı yalanla iftira mı ediyorlar? Bununla birlikte eğer Allah dilerse senin kalbini mühürler ve bâtılı yok eder. Kendi kelimeleri ile hakkı gerçekleştirir. Muhakkak ki O, sinelerdekini en iyi bilendir.﴿24﴾ Ve O, kullarının tövbelerini kabul eden ve seyyielerini (günahlarını) affedendir. Ve yaptığınız şeyleri bilir.﴿25﴾ (Allah), âmenû olanların (Allah’a ulaşmayı dileyenlerin) ve salih amel (nefs tezkiyesi) işleyenlerin (dualarına) icabet eder. Ve onlara fazlından artırır. Ve kâfirler; onlar için şiddetli azap vardır.﴿26﴾ Ve eğer Allah, kullarına rızkı genişletseydi, yeryüzünde mutlaka azarlardı. Fakat O, dilediği kadarını indirir. Muhakkak ki O, kullarından haberdardır, (onları) görendir.﴿27﴾ (Onların) ümit kesmelerinden sonra yağmuru indiren ve rahmetini yayan, O’dur. Ve O, Velî’dir (dost), Hamîd’dir (hamdedilen).﴿28﴾ Gökleri ve yeri yaratması ve orada hayvanları çoğaltıp yayması, O’nun âyetlerindendir. Ve O, dilediği zaman onları toplamaya kaadirdir.﴿29﴾ Size bir musîbet isabet ettiği zaman işte o, ellerinizin kazandığı (yaptıklarınız) sebebiyledir. (Musîbetlerin) çoğunu affeder (gerçekleştirmez).﴿30﴾ Yeryüzünde siz, aciz bırakabilecek olanlar değilsiniz. Ve sizin için Allah’tan başka bir dost ve yardımcı yoktur.﴿31﴾
486
ذَلِكَ الَّذِي يُبَشِّرُ اللَّهُ عِبَادَهُ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ قُل لَّا أَسْأَلُكُمْ عَلَيْهِ أَجْرًا إِلَّا الْمَوَدَّةَ فِي الْقُرْبَى وَمَن يَقْتَرِفْ حَسَنَةً نَّزِدْ لَهُ فِيهَا حُسْنًا إِنَّ اللَّهَ غَفُورٌ شَكُورٌ ﴿٢٣﴾ أَمْ يَقُولُونَ افْتَرَى عَلَى اللَّهِ كَذِبًا فَإِن يَشَأِ اللَّهُ يَخْتِمْ عَلَى قَلْبِكَ وَيَمْحُ اللَّهُ الْبَاطِلَ وَيُحِقُّ الْحَقَّ بِكَلِمَاتِهِ إِنَّهُ عَلِيمٌ بِذَاتِ الصُّدُورِ ﴿٢٤﴾ وَهُوَ الَّذِي يَقْبَلُ التَّوْبَةَ عَنْ عِبَادِهِ وَيَعْفُو عَنِ السَّيِّئَاتِ وَيَعْلَمُ مَا تَفْعَلُونَ ﴿٢٥﴾ وَيَسْتَجِيبُ الَّذِينَ آمَنُوا وَعَمِلُوا الصَّالِحَاتِ وَيَزِيدُهُم مِّن فَضْلِهِ وَالْكَافِرُونَ لَهُمْ عَذَابٌ شَدِيدٌ ﴿٢٦﴾ وَلَوْ بَسَطَ اللَّهُ الرِّزْقَ لِعِبَادِهِ لَبَغَوْا فِي الْأَرْضِ وَلَكِن يُنَزِّلُ بِقَدَرٍ مَّا يَشَاء إِنَّهُ بِعِبَادِهِ خَبِيرٌ بَصِيرٌ ﴿٢٧﴾ وَهُوَ الَّذِي يُنَزِّلُ الْغَيْثَ مِن بَعْدِ مَا قَنَطُوا وَيَنشُرُ رَحْمَتَهُ وَهُوَ الْوَلِيُّ الْحَمِيدُ ﴿٢٨﴾ وَمِنْ آيَاتِهِ خَلْقُ السَّمَاوَاتِ وَالْأَرْضِ وَمَا بَثَّ فِيهِمَا مِن دَابَّةٍ وَهُوَ عَلَى جَمْعِهِمْ إِذَا يَشَاء قَدِيرٌ ﴿٢٩﴾ وَمَا أَصَابَكُم مِّن مُّصِيبَةٍ فَبِمَا كَسَبَتْ أَيْدِيكُمْ وَيَعْفُو عَن كَثِيرٍ ﴿٣٠﴾ وَمَا أَنتُم بِمُعْجِزِينَ فِي الْأَرْضِ وَمَا لَكُم مِّن دُونِ اللَّهِ مِن وَلِيٍّ وَلَا نَصِيرٍ ﴿٣١﴾
٤٨٦
Üye Girişi
e-posta
Parola
Beni hatırla